Muhafız Büyücü Altharion’un Kara Kaleminden
Dariavarth "Davet Edilmeyen" Eghianos – Denizin Kâbusu ve Yükselen Boşluk
Dariavarth "Davet Edilmeyen" Eghianos – Denizin Kâbusu ve Yükselen Boşluk
► Show Spoiler
Lakin Külliyat'ımın en karanlık köşelerine sızan fısıltılar, onun hayatta kalışının ardında çok daha derin, çok daha ürkütücü bir gerçekliğin yattığını iddia eder: Zhaar'ın kadim ordusundan kopmuş bir 'Hym'in, bir karabasan ruhunun, o parçalanmış bedeni kendine konak edindiği söylenir. Eğer bu gölge doğruysa, Dariavarth'ın o insanüstü direnişi, bilincinde olmadan 'Hym'in karanlık iradesinden aldığı bir lütuftur. Bu, onu Külliyat'ıma işlenecek en büyük anomalilerden biri kılar; zira bilmeden Zhaar'ın zincirlerine vurulmuş bir kukla mı, yoksa kendi iradesiyle dahi gölgelerden güç devşiren yeni bir varoluş mu olduğunu kim bilebilir? Peki ya söylentiler? Bazıları normal bir adamdan bahseder; bazıları gözleri alev kırmızısı, karanlığı yansıtan birer kor parçası gördüğünden. Bazılarına lütuf olur; bazılarının zihnine bir lanet gibi işler.
Denizlere, kendi elleriyle yoğrulmuş, binlerce direğin gökyüzüne bir ağıt gibi yükseldiği, yaşayan bir şehir-krallık bahşetmiştir Velatria'ya. Yıllar süren çılgınca bir ağaç katliamının ve demirciliğin ardından, 'Tamanthar' adını verdiği yüzen şehir-gemisini denize indirmiş. Denizlerde kendi yasasını, kendi düzenini, kendi 'Talarkiyalığı'nı kurmuş.[/b] Bu yüzen şehir korsancılık, ticaret ve paralı askerlikten gelir elde ediyor, Velatria kıyılarında yeni bir korku salıyorlar. Bu düzen, Dariavarth'ın içindeki o isimlendiremediği boşluğu doldurma arayışının somutlaşmış hali, acımasız bir arzu anıtı.
Dariavarth, iyilik ya da kötülüğe değil, sadece kendi iradesiyle kurduğu dengeye inanır. Zayıfları korur, ama onları kullanmak için. Merhameti stratejiden doğar, eylemden değil. O bir halk kurucusudur evet, ama ne baba ne de çoban. Yüreği, ıssız bir deniz feneri gibi yalnızdır; sevgi onun için ya ruhu boğan bir lüks ya da sinsice örülmüş, ölümcül bir tuzaktır. İçindeki o isimlendiremediği boşluğu doldurmak için denizlerin tek hakimi olmak ister. Eğer dünya, onun elleriyle yoğrulmazsa, zaten yok olmaya mahkum olduğuna inanır.
Onun yolculuğu, bu karanlık çağın denizlerine bir dalga mı, yoksa bir tsunamiyi mi getirecek kestirmek güç. Bu, bilmeden Zhaar'ın gölgesine vurulmuş bir kukla mı, yoksa Velatria'yı Zhaar'ın kendisinden daha büyük bir tehlikeye sürükleyecek, kendi azmiyle doğmuş yeni bir kâbus mu olduğunu zaman gösterecek. Kalemim, kaderini yazmak için hazır bekler.